Eser Adı: Orta Boy Renkli Kelime Meal
Alt Başlık: Çok Kolay Okunan Bilgisayar Hatlı
Hat: Kadir Güneş Bilgisayar Hattı
Yayınevi: Seda Yayınları
Eserin Dili: Arapça - Türkçe
Kağıt Bilgisi: 70 gr Şamua
Kapak Bilgisi: Sıvama Cilt Sırt Dikişli
Baskı Tarihi: 2012
Baskı Sayısı: 2. BASKI
Sayfa Sayısı: 632
Ebat X, Y, Z (mm.) En, Boy,: 17 x 24 cm
1,040 gr.
Karanlıklardan aydınlığa çıkarmak üzere Kur’an-ı Kerim’i bir nur olarak indi-ren Rabb’imize sonsuz hamd-u senalar olsun.
ve Acirc;lemler için rahmet olarak gönderilen, sevgili Peygamberimiz; Muhammed Mustafa (sallallahu aleyhi ve sellem) efendimize, onun aile halkına, ashabına ve kıyamete kadar inanarak yolunu takib edenlere salat-u selamlar olsun.
Kur’an öyle bir İlâhî izahat (açıklama) dır ki, insanlığı, içinde bulunduğu elem-ler, zararlar, ziyanlar, bozulmalar, ızdıraplar, tefrikalar ve çatışmalardan kurtarma-ya söz vermiştir. Kur'an-ı Kerim'de manasız, faydasız, hikmetsiz veya hüküm bil-dirmeyen tek bir ayet-i kerime dahi bulunmaz. Çünkü Kur'an-ı Kerim, insanlık ha-yatının anayasasıdır. Buna bağlı olarak ayetlerin manalarından çıkartılan hüküm-ler ya akide ve ya ibadetle yahut ahlak ve yaşayışla ya da ferd ve toplum hayatını düzenleyen yasamalar ile ilgilidir.
Kur'an-ı Kerim, bütün beşeriyetin mukaddes ve ilahi kitabıdır. Bu mübarek kitabın bütün lafızları da, manaları da ilahidir, vahye dayanır. Bütün insanları bir birlik ve kardeşlik dairesine davet etmektedir. Dolayısıyla Kur'an-ı Kerim’in bütün muhteviyatına tamamen riayet etmek, bütün beşeriyet için en kutsal, en faideli bir vazifedir.
Din, dünya ve ahiret hususunda insanlara menfaat verecek olan ilimleri mey-dana çıkartmak isteyenlere, Kur'an-ı Kerim'de nice geniş sahalar bulunmaktadır. Zira Kur'an, her zaman ve mekâna lâyık ve uygun olan sonsuz bir mucizedir. Eski-mek ona ulaşamaz, kaynağı tükenmez. Kur'an, güçlükleri çözmek ve muameleleri tanzim etmek için İslâm topluluğunun en hayırlı mercidir.
Arapça olarak indirilen Kur'an-ı Kerim'de neler buyrulduğunu, nelerden bah-sedildiğini öğrenmek her Müslüman’ın samimi arzusudur. Bu gerçekten hareket eden ve bu arzulara cevap vermek isteyen ilim adamları her yerde ve her devirde Kur'an-ı Kerim'i konuştukları dile çevirmeye ayrı bir itina göstermişlerdir.
Geçmiş alimler onun tefsiri hususunda kabule şayan nice say-u gayretler göstermişler. Kur’an’ı Kerim, içinde kendine ait inci ve cevherler bulunduran son-suz bir derya olduğunu bu güzide eserler araştırıldıkça anlaşılmaktadır.
Hiç şüphesiz Allah’ın kelamını en iyi bilen yine kendisidir. Bizler ancak akıl ve idraklerimizin anlayabileceği kadarını izaha muktedir olabiliriz. Kur'an-ı Kerim'in yüksek manalarını, bütün hikmetlerini ve işaretlerini başka lisanlar ile tamamen ifade edebilmek imkân dâhilinde değildir. Bu hususta bütün âlimlerin ittifakları (gö-rüş birliği) vardır. Malumdur ki; Kur'an-ı Kerim’in hükümlerini, hakikatlerini ne bu mealler ne de tefsirler aynına muadil olabilir. Bu tercümelerle Namaz gibi ibadet-ler ifa edilemez. Sadece bunların mütalaasından istifade edilir ve okunması da se-vaba vesile olur.
İşte bu gaye ile, Allah-u Tealâ'nın hatalarımızı doğrultmasını, mal ve oğul-ların fayda vermeyeceği ancak kalb-i selim getirenlere fayda vereceği bir günde, bize bol mükâfat vermesini umarak, kardeşlerimizin ihtiyacını giderecek Kelime Mealli Kur’an-ı Kerim'i hazırlamaya niyet ettik ve yine Mevlâ Tealâ'dan, her işte ayaklarımızı sabit, akıbetlerimizi güzel kılmasını ve bizi salihler zümresine katma-sını umarak bu işe başladık: ve Acirc;cizane hazırlamış olduğumuz bu Kelime Mealli çalışmamızın özelliklerin-den kısaca bahsetmek gerekirse;
1 - Kelimelerin birebir karşılığını (sarf ve nahif kaidelerine uygun) vermeye çalıştık.
2 - Fiillerde; (mâzî, hâl ve müzârî) zaman itibarıyla anlamlarını ve isimlerin (fa’il, meful ve masdar vs.) olduğu gibi anlamlarını vermeye çalıştık. Ancak şart ve bazı atıf harfleri ile beraber gelen fiilleri, müstakil anlamı verilmesi tak toplu anlamı-na zarar verebilecek yerlerde cümleye uygun anlamını tercih ettik. Böyle olan yer-lerde kelimelerin altlarındaki kendi anlamını okuyarak, cümlenin başından sonuna kadar sağdan sola doğru devam edenler doğru cümleyi çok rahat bulabilecekler.
3 - Çoğul ve tekil kelimelerde; Müfred, tensiye ve cem’iliğini belirttiğimiz gibi, cümleye uygunluğunu sağlamak ve cümle düşüklüğünü önlemek için bazen (müf-red, tensiye ve cemi oluşunu belirtmekle beraber) çoğul ekini parantez içine aldık.
4 - Arapçada nakıs fiilerin anlamlarını cümle içinde bire-bir verirken, Allah’a nisbet edildiği yerlerde Allah’ın sıfatlarına uygun anlamlar tercih ettik.
5 - Edatlarda; cümle içinde bulunduğu yere uygun anlamlarını farklı şekiller-de vererek, bu hususta araştırma yapanlara zengin bir içerik sağlamaya çalıştık.
6 - İsm-i mevsüllerde; müstakil anlamını kendi altında belirttiğimiz gibi ba-zen tercümelerde cümle içinde ifade ettiği anlamına işaret etmek için beraberinde gelen kelime ile birlikte anlamını verdik. Aynı zamanda Arapçadan Türkçeye ter-cümede takip edilen kaideleri öğrenmede zengin bir nitelik kazandırmaya çalıştık.
Bu çalışma, başta İmam Hatip Liselerinde okuyanlar olmak üzere İlahiyat sahasında öğrenim gören bütün öğrencilerimize büyük fayda sağlayacağının ümi-dindeyiz.
Bu mütevazi çalışmamızın başından sonuna kadar büyük emek harcayarak vü-cuda gelmesine katkıda bulunan Hafız Kemal AKIRMAK ve Hafız ÖmerAKYILDIZ hoca efendilere teşekkürlerimi belirtmeyi bir borç olduğu bilinciyle, en içten dualarımla dün-ya ve ahiretlerinin mamur olmasını, bizlerin de devamlı kendi yolunda güzel hizmetlere müvaffak kılmasını cenab-ı Hakk’tan niyaz ederim.
Bu sahada ehil olanların yapacakları yapıcı tenkitleri, eksikliklerin giderilme-sinde kazanç olarak göreceğimizi ve bunun için müteşekkir olacağımızı memnuni-yetle belirtmek isteriz.
Kur’an-ı Kerim’e ve özellikle ilim erbabına bir nebze hizmet edebilmişsek kendimizi bahtiyar hissedeceğiz.
Muvaffakiyet Mevlâ’dandır.
Abdulselam TUNÇ