Kırk hadisi bir araya getirip, bir eser oluşturma geleneği, hadis tarihi ve literatürü bakımından erken dönemlerde başlatılmıştır. Bu tür bir telife yönelten en büyük amil, Hz. Peygamber (s.a.v) in bu yöndeki tavsiyeleridir. Hadis teknikleri bakımından kimi tekniklere maruz kalsa da bu içerikteki bilginin varlığında bütün taraflar hemfikirdir.

İşte bu noktadan hareketle, hemen hemen her ilmi disipline mensup birçok islam bilgini ve hadis otoriteleri tarafından böyle bir çalışma erken dönemden bu yana hep yapılagelmiş, bu içerikteki çalışmalar artık bir gelenek halini almıştır. Bu çalışmada az sayıda olsa bir hadis kültürünü Müslümanlara kavratmak gibi pratik bir gayede büyük bir rol oynamıştır. İslam ilim tarihinde bu tür kırk hadis derlemesi eserler arasında en meşhuru İmam Muhyiddin en-Nevevi’ye ait olandır. Bu eser Arap dili dışındaki birçok dilde defalarca tercümesi ve şerhi yapılmış durumdadır.