Bu risâlemizde yaratılışa müdahale sayılmadığından dolayı serbest olan bazı tüylerin alınmasını da bütün tafsilatıyla açıkladık ki, siz kardeşlerimizce İslâmın serbest ve yasakları daha iyi anlaşılarak, Mevlâ Te‘âlâ'nın rızasını kazanıp gazabından kurtulmak ve düşmanın saptırmalarından uzak olmak cümlemize müyesser olsun.
Bu risâlemizi okuyan bazı bıyıksız ve sakalsız kardeşlerimiz sakın ola ayet-i kerime ve hadis-i şeriflerin tehditlerinden ve ulemanın beyanlarından ağırlanmasınlar. Çünkü biz kendi kafamızdan hiçbir söz söylemeye yetkili değiliz. Biz ancak şeriatın sahibi olan Allah ve Resulünün kelâmlarını ve onların buyurduklarını bizden iyi anlayan Selef-i Salihîn (geçmiş büyükler)in sözlerini naklediciyiz. Dolayısıyla bu risalede zikredilenlere itiraz, bize yapılan bir itiraz olmayıp Allah ve Resulüne itiraz olacaktır ki hiçbir müminin böyle bir şey yapması düşünülemez.www.kitapdepom.com
Aslında kardeşlerimiz insaf etseler, bu hakîkatları onlara açıkladığımızdan dolayı bizlere dua ederler ve bu risâlemizde yazılanlarla seve seve amel ederlerdi. zaten gerçek bir müminden de ancak bu beklenir. Nitekim Mevlâ Te‘âlâ: 'Aralarında hüküm vermesi için Allah ve Resulüne davet ettiklerinde, müminlerin sözü ancak 'işittik ve itaat ettik' demeleridir. Her kim Allah ve Resulüne itaat eder, Allah'tan korkar ve o (nun azabı) ndan sakınırsa, işte ancak onlar kurtulacaklardır.' (Nur Suresi: 51-52) ayet-i kerimelerinde gerçek müminleri tarif etmiş, 'Hayır! Rabbine andolsun ki aralarındaki anlaşmazlıklarda seni hakem kılıp, sonra da verdiğin hükümden içlerinde bir sıkıntı duymaksızın (onu) tam manasıyla kabullenmedikçe iman etmiş olamazlar.'