Resûlullah’ın, kendisine vahyedilen dini yaşaması ve bu yaşantıyı öğretmesi, Müslümanların önünde ittiba edilmesi gereken bir yapının ve takip edilmesi gereken adımların ifadesi mahiyetinde “sünnet” olarak vücut bulmuştur. Sünnete bir kaynak olarak ulaşmanın ve onu idrak etmenin zorunlu bir gerekçesi olarak Müslümanlar, henüz Hz. Peygamber hayatta iken Kur’an’dan ayrı olarak ve onu beyan bağlamında tebliğ ettiği kavlî ve fiilî hususları kaydetmeye çabaladılar. Bu çabanın sistemli olmayan ilk nüvelerini sahâbeden bazılarının kişisel hadis koleksiyonları olan “sahifeler” örneğinde görüyoruz.
Hz. Peygamber’in irtihâlinden sonra bu münferit faaliyetler, hem sünnet malzemesinin kaybolmaması hem de bir tehlike olarak ortaya çıkan hadis uydurma faaliyetlerinin hadis ve sünneti buharlaştırmaması amacıyla resmî ve metodik olarak hadis tedvinine giden çalışmalara evrildi.www.kitapdepom.com
Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesinin duayen hadis hocalarından merhum Talat Koçyiğit’in bu eseri, hadis tarihinin kitâbetle başlayıp tedvine ve en zirvede bugün elimizde olan hadis kitaplarının oluşmasına kadar varan evrelerini, ana kaynaklara dayalı olarak, literal ve tarihî perspektif vererek ortaya koymaktadır.